C
Candeğer Muradoğlu
Misafir
Hızlı nüfus artışı nedeniyle doğal kaynakların yetmiyor, kalkınma hızlarının yavaşlıyor. Bu da ekonomik ve sosyal sorunların artmasına neden oluyor. Araştırmalara göre Kasım 2022'ye kadar dünya nüfusunun 8 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor. Nüfus artışından kaynaklı küresel ısınma ve açlık dünyanın uğraştığı en önemli iki problem.
Bir taraftan gıda insanlık tarihinin başlangıcından itibaren, hayatın devamlılığı için en önemli kaynaklardan biri. Ama gıdaların üretimi küresel ısınmayı tetikleyen en büyük nedenlerin başında geliyor. Hayvancılık, gıda sektörü içinde en çok emisyon üreten alan olarak biliniyor. Küresel emisyonların yüzde 15’inden sorumlu. Bu noktada bitkisel bazlı gıda sektörü karbon emisyonunu azaltmak adına bir adım öne çıkıyor.
Araştırma şirketi Boston Consulting Group'un (BCG) tüketicilerin hayvansal olmayan alternatif proteinleri benimsemeye hazır olduğunu ortaya koyan bir rapor yayınladı. Çünkü birçok tüketici artık bunun iklim kriziyle mücadele için mevcut en iyi araçlardan biri olduğunu düşünüyor.
Birleşik Krallık, ABD, Çin, Fransa, Almanya, İspanya ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden 3 bin 700'den fazla kişinin katıldığı ankette bitki bazlı et ürünlerini insanların beğendiği ve bu ürünleri satın almak istediği belirtildi. Bu çok şaşırtıcı bir durum değil. Bir taraftan Avrupa ve Kuzey Amerika, 2025 yılına kadar et tüketiminde en yüksek noktaya ulaşacağı ve bir noktadan sonra geleneksel et tüketimi düşmeye başlayacağı tahmin ediliyor. Buna paralel olarak et, yumurta ve süt ürünlerinin yüzde 2'sini oluşturan bitkisel bazlı gıda sektörü gıda sisteminin yüzde 11'ini oluşturacak. Bu da 2030 yılına kadar dünya çapında 0,85 gigaton sera gazı azaltımını sağlayacak.
Rapora göre, bu alanı geliştirmeye ve büyütmeye yönelik yatırım inşaat sektöründe karbonsuzlaşmaya yönelik yapılan yatırıma kıyasla otomotiv sektöründe karbonsuzlaşma için yapılan yatırımdan ise 11 kat daha fazla sera gazı azaltımına katkı sağlıyor.
Sektör, hem girişimcilerin hem de yatırımcıların ilgisini çekiyor. Good Food Institute'ya göre bu alana yapılan yatırımların toplamı 2021'de 5 milyar dolara yükseldi. Bu sektör yatırımcılar için yeni yükselen karlı sektörler arasında yer alıyor. Geçen Kasım ayında Brezilya merkezli bitkisel bazlı gıda girişimi Future Farm, 58 milyon dolar yatırım aldı. Yatırım turunda Monashees, Go4It Capital, Turim MFO, Enfini Ventures XP Inc, Rage Capital yer aldı. Future Farm, bu yatırımı ABD ve Avrupa'da operasyonlarını genişletmek için kullanacak. Ayrıca ürün gamına bitki bazlı sütleri de ekleyerek ürün yelpazesini genişletmeyi planlıyor. 2019 yılında kurulan girişim, şimdiye kadar toplam 89 milyon dolar yatırım toplamıştı. Yeni gelen finansman akışıyla şirketin değeri 400 milyon dolara yükseldi.
Geçtiğimiz aylarda insanlığın ortak sorunu açlığa çözüm bulmak için yola çıkan foodtech (gıda teknolojileri)'in son durumunu anlatan bir yazı yayınlanmıştık.
Kaynak : Webrazzi
Bir taraftan gıda insanlık tarihinin başlangıcından itibaren, hayatın devamlılığı için en önemli kaynaklardan biri. Ama gıdaların üretimi küresel ısınmayı tetikleyen en büyük nedenlerin başında geliyor. Hayvancılık, gıda sektörü içinde en çok emisyon üreten alan olarak biliniyor. Küresel emisyonların yüzde 15’inden sorumlu. Bu noktada bitkisel bazlı gıda sektörü karbon emisyonunu azaltmak adına bir adım öne çıkıyor.
Araştırma şirketi Boston Consulting Group'un (BCG) tüketicilerin hayvansal olmayan alternatif proteinleri benimsemeye hazır olduğunu ortaya koyan bir rapor yayınladı. Çünkü birçok tüketici artık bunun iklim kriziyle mücadele için mevcut en iyi araçlardan biri olduğunu düşünüyor.
Sera gazı azaltımında etkili
Birleşik Krallık, ABD, Çin, Fransa, Almanya, İspanya ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden 3 bin 700'den fazla kişinin katıldığı ankette bitki bazlı et ürünlerini insanların beğendiği ve bu ürünleri satın almak istediği belirtildi. Bu çok şaşırtıcı bir durum değil. Bir taraftan Avrupa ve Kuzey Amerika, 2025 yılına kadar et tüketiminde en yüksek noktaya ulaşacağı ve bir noktadan sonra geleneksel et tüketimi düşmeye başlayacağı tahmin ediliyor. Buna paralel olarak et, yumurta ve süt ürünlerinin yüzde 2'sini oluşturan bitkisel bazlı gıda sektörü gıda sisteminin yüzde 11'ini oluşturacak. Bu da 2030 yılına kadar dünya çapında 0,85 gigaton sera gazı azaltımını sağlayacak.
Rapora göre, bu alanı geliştirmeye ve büyütmeye yönelik yatırım inşaat sektöründe karbonsuzlaşmaya yönelik yapılan yatırıma kıyasla otomotiv sektöründe karbonsuzlaşma için yapılan yatırımdan ise 11 kat daha fazla sera gazı azaltımına katkı sağlıyor.
Sektör, hem girişimcilerin hem de yatırımcıların ilgisini çekiyor. Good Food Institute'ya göre bu alana yapılan yatırımların toplamı 2021'de 5 milyar dolara yükseldi. Bu sektör yatırımcılar için yeni yükselen karlı sektörler arasında yer alıyor. Geçen Kasım ayında Brezilya merkezli bitkisel bazlı gıda girişimi Future Farm, 58 milyon dolar yatırım aldı. Yatırım turunda Monashees, Go4It Capital, Turim MFO, Enfini Ventures XP Inc, Rage Capital yer aldı. Future Farm, bu yatırımı ABD ve Avrupa'da operasyonlarını genişletmek için kullanacak. Ayrıca ürün gamına bitki bazlı sütleri de ekleyerek ürün yelpazesini genişletmeyi planlıyor. 2019 yılında kurulan girişim, şimdiye kadar toplam 89 milyon dolar yatırım toplamıştı. Yeni gelen finansman akışıyla şirketin değeri 400 milyon dolara yükseldi.
Geçtiğimiz aylarda insanlığın ortak sorunu açlığa çözüm bulmak için yola çıkan foodtech (gıda teknolojileri)'in son durumunu anlatan bir yazı yayınlanmıştık.
Kaynak : Webrazzi