W
Webrazzi
Misafir
TV ortamı son on yılda önemli ölçüde gelişti. Akıllı TV'ler, Netflix veya Amazon Prime gibi markalar, getirdikleri yeniliklerle izleme alışkanlıklarında köklü değişikliklere yol açtı. Streaming hizmetlerinin hızlı yükselişi ve kablo aboneliklerinin artan iptal oranları, artık ABD'deki hane halkına streaming cihazlarıyla ulaşmanın geleneksel ortamlardan daha kolay olduğu anlamına geliyor. Bu durum sadece ABD için geçerli değil; tüm dünyadaki pazarlar benzer bir yönde ilerliyor.
Peki, reklamverenler buna nasıl ayak uydurabilir? İleri görüşlü reklamverenler şimdiden İnternete Bağlı TV'yi (CTV) kullanıcılarına ulaşmanın bir yolu olarak test etmeye başladılar. Bu yeni ortam, mevcut lineer TV stratejisi ile birlikte ya da kendi başına ayrı bir kanal olarak kullanılabiliyor. Adjust'ın en son rehberi, CTV'nin karmaşık ekosistemini masaya yatırıyor ve en ince ayrıntıları ile birlikte bu ortama girişin pratik ipuçlarını veriyor.
Adjust'ın kapsamlı İnternete Bağlı TV'ye giriş rehberini indirin.
ABD'deki hanelerin %82'sinden fazlası, internete bağlı en az bir TV kullanıyor ve pazarlamacıların %60'ının reklam bütçelerini lineer TV'den CTV ve OTT'ye kaydırması şaşırtıcı değil. Bunun bir sonucu olarak, CTV pazarının 2024 yılı sonuna kadar 19 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bununla birlikte, şimdiden bir CTV reklam stratejisi geliştirmeye başlamak iyi bir fikir olabilir, ancak tüm yeni pazarlama kanallarında olduğu gibi ekosistem ve içindeki farklı oyuncular ilk başta biraz kafa karıştırıcı olabilir. Adjust ve DCMN'in yeni rehberi, CTV ekosistemini cihaz, platform ve uygulamalar olmak üzere üç ana bileşene ayırıyor.
Cihaz
CTV cihazlarına örnek vermek gerekirse, oyun konsolları ve streaming cihazları gibi video içeriğini görüntülemek için bir TV'ye bağlanabilen cihazlar ve akıllı TV'ler gibi örnekler verilebilir. Örnek olarak Roku'yu ele alalım: Roku Stick, bir TV'nin arkasına takılır ve televizyonun internete bağlanmasını sağlar.
Platform
İkinci bileşen ise platformdur. Roku OS gibi spesifik olarak TV streaming için geliştirilen bu işletim sistemi, ayrıca tüm Roku cihazlarını çalıştıran yazılım görevi görüyor. Bu amaç için geliştirilen arayüzünde ile Roku ile anlaşmalar ile kullanılabilen reklam alanları bulunuyor.
Uygulamalar
Ekosistemin üçüncü parçası, uygulamaların kendisidir ve ağırlıklı olarak Netflix, Amazon Prime ve Disney+ gibi streaming uygulamalarıdır. Ancak diğer sektörler de bu uygulamaların arasına katılıyor, özellikle de Amazon Fire TV ve Apple TV'de en büyük ikinci kategori olan oyun sektöründeki uygulamalar dikkat çekiyor. Roku OS'de 23.000'den fazla uygulama var ve bu uygulamaların çoğu, SSP'leri veya ağları aracılığıyla reklam (reklam envanteri) gösterme olanağı sunuyor. Reklamverenler, DSP'ler aracılığıyla veya doğrudan reklam ağlarıyla çalışarak buna programlı olarak erişim sağlayabiliyorlar.
CTV ekosisteminde bir çok şekilde programlı reklam alanı satın alabilirsiniz. Bu yolların içinde bir DSP ile çalışmak, Roku ya da Samsung gibi platformlarla doğrudan çalışmak ya da CTV uygulamaları ve yayıncılarıyla doğrudan çalışmak da dahil. Bu yöntemlerin tümünün kendine has yararları ve sınırlamaları vardır ve seçtiğiniz yöntem tamamen işinize, kaynaklarınıza ve hedeflerinize bağlıdır. Bu farklı yöntemler hakkında daha fazla bilgi için, Adjust ve DCMN'nin CTV rehberini indirin.
CTV dünyasına girdikten sonra, bildiğimiz TV reklamlarını hatırlatan bir reklam formatından yararlanabileceksiniz: 15-30 saniyelik stream-içi, videodan önce gösterilen veya içinde görüntülenen reklamlar. Ancak CTV yeni ve heyecan verici fırsatlar sunuyor.
Aslında CTV reklam formatları, iki ortamın da en iyi özelliklerini bir araya getiriyor: TV'nin görsel mesajlaşma potansiyeli ile dijital reklamcılığın etkileşimli potansiyeli. Kullanıcılar da bu reklamlarla etkileşime girmekte istekliler: Bu araştırma, DTC müşterilerinin %82'sinin bir CTV reklamı gördükten sonra etkileşime geçtiğini gösteriyor.
Nasıl başlayabileceğinize dair pratik ipuçları da dahil olmak üzere internete bağlı TV'lerle reklamcılık hakkında daha fazla bilgi için, İnternete Bağlı TV'ler: Adjust ve DCMN'in CTV rehberini ücretsiz indirin.
Kaynak : Webrazzi
Peki, reklamverenler buna nasıl ayak uydurabilir? İleri görüşlü reklamverenler şimdiden İnternete Bağlı TV'yi (CTV) kullanıcılarına ulaşmanın bir yolu olarak test etmeye başladılar. Bu yeni ortam, mevcut lineer TV stratejisi ile birlikte ya da kendi başına ayrı bir kanal olarak kullanılabiliyor. Adjust'ın en son rehberi, CTV'nin karmaşık ekosistemini masaya yatırıyor ve en ince ayrıntıları ile birlikte bu ortama girişin pratik ipuçlarını veriyor.
Adjust'ın kapsamlı İnternete Bağlı TV'ye giriş rehberini indirin.
CTV ekosistemi nedir?
ABD'deki hanelerin %82'sinden fazlası, internete bağlı en az bir TV kullanıyor ve pazarlamacıların %60'ının reklam bütçelerini lineer TV'den CTV ve OTT'ye kaydırması şaşırtıcı değil. Bunun bir sonucu olarak, CTV pazarının 2024 yılı sonuna kadar 19 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bununla birlikte, şimdiden bir CTV reklam stratejisi geliştirmeye başlamak iyi bir fikir olabilir, ancak tüm yeni pazarlama kanallarında olduğu gibi ekosistem ve içindeki farklı oyuncular ilk başta biraz kafa karıştırıcı olabilir. Adjust ve DCMN'in yeni rehberi, CTV ekosistemini cihaz, platform ve uygulamalar olmak üzere üç ana bileşene ayırıyor.
Cihaz
CTV cihazlarına örnek vermek gerekirse, oyun konsolları ve streaming cihazları gibi video içeriğini görüntülemek için bir TV'ye bağlanabilen cihazlar ve akıllı TV'ler gibi örnekler verilebilir. Örnek olarak Roku'yu ele alalım: Roku Stick, bir TV'nin arkasına takılır ve televizyonun internete bağlanmasını sağlar.
Platform
İkinci bileşen ise platformdur. Roku OS gibi spesifik olarak TV streaming için geliştirilen bu işletim sistemi, ayrıca tüm Roku cihazlarını çalıştıran yazılım görevi görüyor. Bu amaç için geliştirilen arayüzünde ile Roku ile anlaşmalar ile kullanılabilen reklam alanları bulunuyor.
Uygulamalar
Ekosistemin üçüncü parçası, uygulamaların kendisidir ve ağırlıklı olarak Netflix, Amazon Prime ve Disney+ gibi streaming uygulamalarıdır. Ancak diğer sektörler de bu uygulamaların arasına katılıyor, özellikle de Amazon Fire TV ve Apple TV'de en büyük ikinci kategori olan oyun sektöründeki uygulamalar dikkat çekiyor. Roku OS'de 23.000'den fazla uygulama var ve bu uygulamaların çoğu, SSP'leri veya ağları aracılığıyla reklam (reklam envanteri) gösterme olanağı sunuyor. Reklamverenler, DSP'ler aracılığıyla veya doğrudan reklam ağlarıyla çalışarak buna programlı olarak erişim sağlayabiliyorlar.
CTV ekosisteminde bir çok şekilde programlı reklam alanı satın alabilirsiniz. Bu yolların içinde bir DSP ile çalışmak, Roku ya da Samsung gibi platformlarla doğrudan çalışmak ya da CTV uygulamaları ve yayıncılarıyla doğrudan çalışmak da dahil. Bu yöntemlerin tümünün kendine has yararları ve sınırlamaları vardır ve seçtiğiniz yöntem tamamen işinize, kaynaklarınıza ve hedeflerinize bağlıdır. Bu farklı yöntemler hakkında daha fazla bilgi için, Adjust ve DCMN'nin CTV rehberini indirin.
CTV dünyasına girdikten sonra, bildiğimiz TV reklamlarını hatırlatan bir reklam formatından yararlanabileceksiniz: 15-30 saniyelik stream-içi, videodan önce gösterilen veya içinde görüntülenen reklamlar. Ancak CTV yeni ve heyecan verici fırsatlar sunuyor.
Aslında CTV reklam formatları, iki ortamın da en iyi özelliklerini bir araya getiriyor: TV'nin görsel mesajlaşma potansiyeli ile dijital reklamcılığın etkileşimli potansiyeli. Kullanıcılar da bu reklamlarla etkileşime girmekte istekliler: Bu araştırma, DTC müşterilerinin %82'sinin bir CTV reklamı gördükten sonra etkileşime geçtiğini gösteriyor.
Nasıl başlayabileceğinize dair pratik ipuçları da dahil olmak üzere internete bağlı TV'lerle reklamcılık hakkında daha fazla bilgi için, İnternete Bağlı TV'ler: Adjust ve DCMN'in CTV rehberini ücretsiz indirin.
Kaynak : Webrazzi