E
Emre Tokses
Misafir
Teknolojinin gelişimiyle görüntü ve ses hızla dijital dünyaya entegre olurken, koku dijitalleşme sürecinde geri planda kalıyordu. Alex Wiltschko liderliğinde Google Research’de kokuyu dijitalleştirmek için yapılan çalışmaların umut vadeden çıktıları sonucunda Osmo adıyla yeni bir girişim oluşturma kararı alındı. Lux Capital, Google Ventures ve Bill & Melinda Gates Foundation başta olmak üzere birçok yatırımcının desteğiyle 60 milyon dolardan fazla yatırım alan ve 2022’de hayata geçen Osmo, öncelikli olarak koku yoluyla insan yaşamını sağlık ve refah açısından iyileştirmeyi amaçlıyor.
Osmo, kokuları dijitalleştirme projesi olan "Koku Işınlama" ile, bir kokuyu bir yerden başka bir yere iletmeyi başardı. Şirket, Gaz Kromatografisi-Kütle Spektrometrisi (GCMS) cihazı ile kokunun moleküllerini analiz edip, verileri dijital ortama yüklüyor. Bu veriler, kendi oluşturmuş oldukları yapay zeka destekli Temel Koku Haritası’nı (POM) kullanılarak bir reçete şeklinde yeniden oluşturuluyor ve kokunun özünü damıtılmış bir sıvı şeklinde elde edebiliyorlar. Projenin yakın gelecekteki amaçlarından biri moleküler olarak daha kompleks kokuları doğruluk payı yüksek şekilde analiz edip çoğaltmak.
Osmo koku teknolojisini tüketim ürünleri, sağlık, güvenlik gibi birçok sektörde geliştirmeyi hedefliyor. Parfüm endüstrisini dönüştürebilecek olan bu girişim, koku moleküllerini tahmin etmek için derin öğrenme teknikleri kullanarak, daha güvenli ve çevre dostu aromatik moleküller üretmeyi amaçlıyor. Grafik sinir ağları (GNN) yöntemiyle gerçekleştirilen molekül tahminleri yeni sentetik koku moleküllerinin keşfine ve doğadaki koku bileşenlerinin sürdürülebilirliğini artırma potansiyeline sahip. Ayrıca Osmo, yapay zekanın desteğiyle parfüm endüstrisinde ilk kez, koklanmamış yeni koku molekülleri geliştirdi. Geleneksel yöntemlerle 7-10 yıl sürebilen bu süreç, yapay zeka sayesinde dört kat daha hızlı gerçekleşti. Geliştirilen Glossine, Fractaline ve Quasarine molekülleri, dayanıklılık ve çok yönlülük açısından güçlü özellikler sunarken, güvenlik ve yenilik açısından da yüksek standartlara sahip. Osmo, parfüm sektörünü geliştirmek amacıyla kurduğu Fragrance 2o ile geleceğin koku alt yapısını inşa ediyor.
Koku ile ilgili gelişmeler sadece bunlarla sınırlı değil. Osmo yeni geliştirdiği yapay zeka aracı Inspire ile kullanıcıların metin ve görsellerle koku yaratmalarına olanak tanıyor. Kullanıcılar, hikayeler yazarak veya görseller ekleyerek özel koku reçeteleri oluşturabiliyor. Inspire bu reçetelerden yola çıkarak koku formülleri geliştiriyor. Hikayeleştirilen kokunun içeriği ile ilgili metinle birlikte 3 boyutlu temel koku haritasındaki (POM) konumu gösteriliyor. Ayrıca kokuyu oluşturmak için hangi malzemeden hangi oranda kullanılması gerektiği de detaylı bir şekilde paylaşılıyor. Eğer kendi yarattığınız kokuyu deneyimlemek istiyorsanız numune talebinde bulunabiliyorsunuz.
Sağlık sektörü, bu teknolojinin öne çıkan bir başka kullanım alanı diyebiliriz. Yılda 500 binden fazla insan böcek kaynaklı hastalıklardan dolayı ölüyor. Mevcut böcek kovucuların yetersiz kalmasıyla yeni böcek kovucu ilaçların geliştirilmesinin önü açılıyor. Yapılan deneyde yaklaşık 19 bin sivrisinek kovucu ölçümünden oluşan büyük bir veri seti dijitalleştiriliyor ve grafik sinir ağı (GNN), moleküler yapıları ve kovuculuğu eşleştirmek için eğitiliyor. Deneyde taranmış milyarlarca molekül sayesinde 10’dan fazla yeni böcek kovucu molekül tespit ediliyor. Bu da yeni ve etkili böcek kovucu ilaçların geliştirilmesine katkı sağlıyor.
Tüm bunlara ek olarak kamu güvenliği ve savunmaya yönelik tehditleri gerçekleşmeden önce tespit etmek, izlemek ve takip etmek adına 10 kat daha iyi sensörlerin üretilmesi amaçlanıyor.
Kaynak : Webrazzi
Kokular artık dijitalleşebiliyor
Osmo, kokuları dijitalleştirme projesi olan "Koku Işınlama" ile, bir kokuyu bir yerden başka bir yere iletmeyi başardı. Şirket, Gaz Kromatografisi-Kütle Spektrometrisi (GCMS) cihazı ile kokunun moleküllerini analiz edip, verileri dijital ortama yüklüyor. Bu veriler, kendi oluşturmuş oldukları yapay zeka destekli Temel Koku Haritası’nı (POM) kullanılarak bir reçete şeklinde yeniden oluşturuluyor ve kokunun özünü damıtılmış bir sıvı şeklinde elde edebiliyorlar. Projenin yakın gelecekteki amaçlarından biri moleküler olarak daha kompleks kokuları doğruluk payı yüksek şekilde analiz edip çoğaltmak.
Teknolojinin uygulama alanları
Osmo koku teknolojisini tüketim ürünleri, sağlık, güvenlik gibi birçok sektörde geliştirmeyi hedefliyor. Parfüm endüstrisini dönüştürebilecek olan bu girişim, koku moleküllerini tahmin etmek için derin öğrenme teknikleri kullanarak, daha güvenli ve çevre dostu aromatik moleküller üretmeyi amaçlıyor. Grafik sinir ağları (GNN) yöntemiyle gerçekleştirilen molekül tahminleri yeni sentetik koku moleküllerinin keşfine ve doğadaki koku bileşenlerinin sürdürülebilirliğini artırma potansiyeline sahip. Ayrıca Osmo, yapay zekanın desteğiyle parfüm endüstrisinde ilk kez, koklanmamış yeni koku molekülleri geliştirdi. Geleneksel yöntemlerle 7-10 yıl sürebilen bu süreç, yapay zeka sayesinde dört kat daha hızlı gerçekleşti. Geliştirilen Glossine, Fractaline ve Quasarine molekülleri, dayanıklılık ve çok yönlülük açısından güçlü özellikler sunarken, güvenlik ve yenilik açısından da yüksek standartlara sahip. Osmo, parfüm sektörünü geliştirmek amacıyla kurduğu Fragrance 2o ile geleceğin koku alt yapısını inşa ediyor.
Koku ile ilgili gelişmeler sadece bunlarla sınırlı değil. Osmo yeni geliştirdiği yapay zeka aracı Inspire ile kullanıcıların metin ve görsellerle koku yaratmalarına olanak tanıyor. Kullanıcılar, hikayeler yazarak veya görseller ekleyerek özel koku reçeteleri oluşturabiliyor. Inspire bu reçetelerden yola çıkarak koku formülleri geliştiriyor. Hikayeleştirilen kokunun içeriği ile ilgili metinle birlikte 3 boyutlu temel koku haritasındaki (POM) konumu gösteriliyor. Ayrıca kokuyu oluşturmak için hangi malzemeden hangi oranda kullanılması gerektiği de detaylı bir şekilde paylaşılıyor. Eğer kendi yarattığınız kokuyu deneyimlemek istiyorsanız numune talebinde bulunabiliyorsunuz.
Sağlık sektörü, bu teknolojinin öne çıkan bir başka kullanım alanı diyebiliriz. Yılda 500 binden fazla insan böcek kaynaklı hastalıklardan dolayı ölüyor. Mevcut böcek kovucuların yetersiz kalmasıyla yeni böcek kovucu ilaçların geliştirilmesinin önü açılıyor. Yapılan deneyde yaklaşık 19 bin sivrisinek kovucu ölçümünden oluşan büyük bir veri seti dijitalleştiriliyor ve grafik sinir ağı (GNN), moleküler yapıları ve kovuculuğu eşleştirmek için eğitiliyor. Deneyde taranmış milyarlarca molekül sayesinde 10’dan fazla yeni böcek kovucu molekül tespit ediliyor. Bu da yeni ve etkili böcek kovucu ilaçların geliştirilmesine katkı sağlıyor.
Tüm bunlara ek olarak kamu güvenliği ve savunmaya yönelik tehditleri gerçekleşmeden önce tespit etmek, izlemek ve takip etmek adına 10 kat daha iyi sensörlerin üretilmesi amaçlanıyor.
Kaynak : Webrazzi